Kayıtlar

Ekim, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

İsmail Maşuki'nin İstirahatgâhında Söyledikleri

"Gel eriş bir katreye kim anda ummân gizlidür" Bir yanım denizken daha az yoruluyorum insan olmaktan Yaşadığımdan daha az. Öldüğümden Bir yanım denizken… Söyledim. Sözdeki fazlaları Söyledim. Fazlalarını. Ata ata kattılar beni divana. Attığım sözlerden kurulu tahta kurulmuşlar Atık sözlerden örülü çuhalar üstünde. Üstlerinde ipek libaslar. Altın, gümüş halkalar parmaklarında, boyunlarında. Ortada bir Süleyman. Ne gelmiş ellerinden ölümümüze tuğra çekmekten başka? Bizim ve öz kardeşlerinin…. Oğullarının... Bir de gözlerine mil eteklerine yüz süren emret yeğenlerinin.  Mahkemesi başladı muhakemesiz zilletin Kanıt istediler Ağzımdan çıkanlara “Ağzımdır kanıt” dedim, “Sesim.” Yetmedi. Yetmemiş bedenim, varlığım. Bedenim kanıt olmasa, ayırırlar mıydı başımdan? Aldım başımı geldim, derinlerden. Sahilde bir mest, ağlar kızıl şarabın yudumlarken. Ser mest. Dil mest. Hal mest. “Başın için” dedim, “al başımı. Göm beni toprağa. Geldiğimiz y