Narin Güran vakası 2: Sessizlik ihtiyacı, sessizlik ithamı

Gürültü üzerinde durduk dün, bugün “sessizlik” meselesinden devam edeceğim, hep olduğu gibi sabır rica ediyorum, uzun ve uzmanlar dışında sıkıcı bulunacağı kesin olan meselelere gireceğim, derdimi iyi anlatabilmek için mecburum buna, bağışlayın. Çalışmanın bugünkü bölümünde meselenin tamamen çığırından çıktığı, “gürültü”nün kişilerin temyiz kudretini sarsmaya başladığı 31 Ağustos’tan önceki bazı vakalar ele alınacak ki sonrasında olan bitenleri anlamaya bir hazırlık olarak da okunabilir. BİRİNCİ SESSİZLİK: SUSUN, YARGI ÇALIŞIYOR! Başlayalım o halde: Yargıda önemli iki “sessizlik” vardır. İlki sağlıklı soruşturmayı/kovuşturmayı sağlıklı yürütmek için gerekli sessizlik. İkincisi Narin Güran dosyasında özel bir boyut kazanan, kısa süre içinde bir “karine” haline gelerek masumiyet karinesini yok eden “aile fertlerinin (hatta bütün köyün) sessiz kalarak suçu gizlediği” iddiasında dillendirilen sessizlik. İlk sessizlik kuralının gereği neredeyse bütün medya, bürokrasi, ...